Bakan Fidan Batı'ya açık açık uyardı: Türk dünyası olarak memnun değiliz
Türk Devletleri Teşkilatı Gayriresmi Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı’na katılan Bakan Fidan, toplantı kapsamında yaptığı konuşmada Gazze’deki mevcut durum, Rusya- Ukrayna savaı, bölgesel ve küresel problemleri değerlendirdi.
Bakan Fidan konuşmasında, “Küresel güç rekabetinin coğrafyamıza sirayet etmesini önlemek için saflarımızı sıklaştırmalı; imkanlarımızı müşterek refahımız için kullanmalıyız. Bu bilinçle, bölgesel sahiplenme ve bölgesel işbirliği, müşterek çalışmalarımızın iki temel ilkesini teşkil etmelidir. Alfabe birliğimizi biran önce tesis etmeliyiz. Balkanlarda, Doğu Avrupa’da, Orta Doğu’da, Afganistan’dave dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan soydaşlarımızın kimliklerini korumalarına yardımcı olmak, tarihimize karşı sorumluluğumuzdur” dedi.
“Batılı ülkelerin dengesiz tutumundan memnun değiliz”
Bakan Fidan, Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki müzakerelere değinerek, “Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki mevcut müzakere sürecinin en kısa zamanda barış anlaşmasının imzalanmasıyla sonuçlanmasını içtenlikle temenni ediyoruz. Bazı Batılı ülkelerin Ermenistan'ı açıkça kayıran ve Azerbaycan'ın kaygılarını göz ardı eden dengesiz tutumundan memnun değiliz. Türk Dünyası olarak bu sürecin başarıyla tamamlanması için kardeş Azerbaycan'a tam destek vermeye devam etmemiz gerektiğini bir kez daha vurgulamak isterim” ifadelerini kullandı.
"Türk dünyası Gazze’de yaşanan insanlık dramına sırtını dönemez"
Gazze’deki mevcut durum hakkında değerlendirmelerde bulunan Fidan, “Türk Dünyası, Gazze’de yaşanan insanlık dramına sırtını dönemez. İsrail’in, 7 Ekim’den beri Filistinli kardeşlerimize yönelik saldırıları, uluslararası hukuku her yönüyle ihlal etmektedir. Türk Devletleri Teşkilatı’nın tüm üyelerinin, Uluslararası Adalet Divanı nezdindeki Soykırım Davasına destek verdiğini görmek isteriz” diye konuştu. Bölgesel ve küresel problemlere dikkat çeken Bakan Fidan, Rusya- Ukrayna savaşı ile ilgili olarak, “Ukrayna’daki savaşın sonlandırılması için kalıcı barışa dönük çabaların daha geniş bir zemine yayılması gerektiğini düşünüyoruz. Kutuplaşmanın derinleşmesini önleyecek, katılım ve temsil niteliği yüksek, diplomasiyi önceleyen bir barış platformu tesis edilmesi gerekiyor” ifadelerine yer verdi.