World News in Turkish

Ölümün Tersi Arzudur

Ölümün Tersi Arzudur

Kadıköy Emek Tiyatrosu yapımı " Ölümün Tersi Arzudur " adlı oyunu Engin Alkan yazmış ve yönetmiş., Cem Yılmazer'in dekor,  ışık tasarımını, Oya Kaptanoğlu'nun yönetmen yardımcılığını üstlendiği oyunda Engin Alkan ( Deniz ), Pınar Yıldırım ( Oya ), Murat Göçmez ( Gabriel ), Sinan Çatıkkaş ( Ali ) başlıca rolleri paylaşmışlar.

Engin Alkan, bu defa Tennessee Williams’ın “A Streetcar Named Desire” adlı oyunundan yola çıkarak yepyeni bir esere imza atmış.

Blanche DuBois, Stella, Stanley Kowalski nın ruhları Deniz, Oya, Gabriel'de beden bulmuş sanki.

Engin Alkan son derece ustalıkla bir kurgu oluşturup, " Macbeth " in ölümcül, yıkıcı ihtirasını hatırlatarak, ufunetli içsel sarsıntılarla dolu çağrışımlara imkan Dahası komedi ve dramı ustalıkla alaşımlamış. Oyuncuyu odağa yerleştirmiş Ve izleyiciyi derinden etkileyen gerçek bir tiyatro şöleni hazırlamış. Kısaca, " Ölümün Tersi Arzudur " kaçırılmaması gereken bir oyun.

Orhan Kılıç “Andromeda” ile İzmir’de

Orhan Kılıç'ın yazıp, yönettiği ve yaşar kıldığı " Andromeda " adlı tek kişilik gösterisi 7 Ağustos 2024 saat 21.00'de İzmir Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde izleyicisiyle buluşacak.

Orhan Kılıç, son elli yılda topladığı, yaşadığı, ruh ve göz tanığı olduğu hikayelerden yola çıkıp, tuluata dayalı bir stand up'a imza atmış.

" Bu hikayelerde acı da, sevinç, mutluluk, hüzün, neşe de var, " diyor Orhan Kılıç ve sözlerine şöyle devam ediyor :

" Yalnız, bir başına debelenen yine de hiçlik sarmalından kendini çekip kurtarmış bir insanın kalp atışları da.”

7 Ağustos saat 21.00'de İzmir Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde buluşmak üzere...

Coşkun Demir’den vefa dolu single

Türk pop müziğine 80’li yıllardan bu yana damga vuran Coşkun Demir, daha önce birçok sanatçının seslendirdiği ve çok sevilen şarkılardan biri olan Şehrin Işıkları’nı ilk defa sevenleriyle buluşturdu. 

Coşkun Demir, ''Şehrin Işıkları''’nı 2020’de aramızdan ayrılan ve daha önce ''Şehrin Işıkları''’nı da seslendiren oyuncu ve müzisyen Recep Aktuğ’un anısına yeniden yorumladı. 

İstanbul şehir manzarası fonunda, insanların yaşamlarını gözler önüne seren klibin yönetmen koltuğuna Cumhur Kebeci oturdu. 

Sözü ve müziği Mustafa Alpagut’a, düzenlemesi Osman İşmen’e ait olan ''Şehrin Işıkları'', Ütopya Müzik Yapım etiketiyle bütün dijital platformlarda yayında.

Oyunculuğa soyunuyor

Kazakistan’ın top modellerinden Nargiz Jafarova başta ülkesi olmak üzere Türkiye ve Avrupa’nın birçok ülkesinde düzenlenen moda fuarlarında adından övgüyle söz ettirmeye devam ediyor.

Nargiz Jafarova modellik kariyerini oyunculuk ile birleştirmek için start vererek ülkemizde seçkin isimlerden oyunculuk eğitimleri alırken kısa sürede kendisine gelen teklifleri de değerlendirmeye alarak oyunculuk sektörüne iddialı bir giriş yapmaya hazırlanıyor

Konu hakkında kısa bir açıklama yapan Jafarova “Türkiye’nin en seçkin hocalarından oyunculuk eğitimleri alırken bazı sinema filmleri ve dizilerden de teklifler gelmeye başladı. Artık benim için yeni bir hayat başlıyor ve kısa sürede gelen teklifleri değerlendirerek podyumdan sonra setlerde de boy göstermeye devam edeceğim” dedi.

Enkaz

Daha 13 yaşında şiir ile başlayan edebiyat tutkusunu anlatamadığı her konuyu kaleminle anlatarak huzur bulan başarılı yazar Elif Küçük Güldaş yazarlık hayatına şarkı sözü, hikaye, düz yazı ile devam eden Güldaş 31 yaşına geldiğinde ilk senaryosunu kaleme almasının hemen ardından 2019 yılında “Gölgene Tutsak” adlı ilk kitabını okurlarla buluşturdu.

6 Şubat 2023 yılına ülkemizi ve dünyayı yasa boğan deprem felaketi sorasında depremin etkisinden kurtulamayarak “Enkaz” adlı romanını yazmaya başladı. Belli aralıklarla romanına devam eden başarılı yazar daha sonra da “Enkaz” adlı ikinci romanı kitapseverlerle buluştururken başarısını bir kez daha perçinledi.

Güldaş “Enkaz” adlı romanı hakkında basın mensuplarına yaptığı kısa açıklamada “Deprem felaketinden haberdar olduğumda içime sanki bir yumru oturmuş gibi hissettim. Nefes alamadım ve bir anda empati yaparak kendimi o bölgede yaşayan birisi olarak düşündüm. İlk 10 gün neredeyse hiç aklımdan çıkmayan ve tüm vücudumu saran bir acıyla geçirdim. Yazmak bana her zaman büyük bir mutluluk ve huzur veriyordu. Ve o huzuru yakalamak için “Enkaz” adlı romanımı kaleme almaya başladım. Yüreğimden adeta kan damlaya damlaya her satırını adeta yaşayarak yazdım. Kitabımı bitirdiğimde bir baktım ki çocuklarımdan sonra ki en büyük aşkım “Enkaz” olmuş. Çünkü her satırını ilmek ilmek, yaşayarak, devamlı empati yaparak ve gözyaşlarım arasında yazdım” diyerek duygularını ifade etti.

Quasimodo - Notre Dame'ın Kamburu

İbrahim Yusuf'un Victor Hugo'nun ünlü romanı " Notre Dame'ın Kamburu " adlı romanından başarıyla uyarladığı, Muharrem Uğurlu'nun yönetip, ve oynadığı  " Quasimodo - Notre Dame'ın Kamburu " nun yapımcığını Asmalı Sahne, ışık tasarımını İlker Toğay, koreografisini Bengü Ergün, afiş tasarımını Rabia Gencer, görüntü yönetmenliğini Okan Aysalar, süper vizörlüğünü Aydoğan Temel üstlenmiş.Oyun fotoğraflarını Volkan Erkan çekmiş.

" Dönsek düne, bugün yine aynı mı olurdu? Yarını değiştiren kim? Kimindir bu zamana diz çöktüren sözlerin sesi…"

" Kim sevebilir, sevildiğini umut bile etmeden ? "

" Adım Quasimodo, ben bir hiçim..."

Muharrem Uğurlu'nun son derece etkili rejisi ve altı ayrı karaktere hayat verdiği kusursuz, virtüözite katındaki performansına hayran kalmamak elde değil.

İlla Lilla’ya yeniden hayat verdi

''O Ses Türkiye'' yarışmasındaki başarılı performanslarıyla dinleyicilerin dikkatini çeken Kevser Karamustafaoğlu, ilk teklisi olarak daha önce Leman Sam’ın seslendirdiği bir 1990’lar klasiği; Mehmet Teoman sözlerine Vedat Sakman bestesi ''İlla İlla''’yı yorumladı.

Ütopya Müzik Yapım etiketiyle yayınlanan teklinin prodüksiyonu ve düzenlemesi Aykut Türkelli imzası taşıyor. Ayrıca teklinin Mehmet Hoşnut tarafından yönetilen klibi Ütopya Müzik Yapım YouTube kanalında yerini aldı.

Kevser Karamustafaoğlu İlla İlla ile ilgili duygu ve düşüncelerini şu şekilde ifade etti; "

Bu şarkıyı Leman Sam’dan ilk dinlediğimde henüz 17 yaşındaydım. Yıllarca aklımda, ruhumda hep özel bir kutuda kaldı. Şimdi çıkarıyorum o kutudan, bu egolardan sıyrılmış sevgi ve emek dolu bu naif şarkıyı. Sevmelerin en güzel hikayelerini dinlediğim o güzel sesli, yürekli sanatçılardan sonra; sevmeyi kendi sesimle anlatmanın heyecanını yaşıyorum. O yüzden ilk teklim İlla İlla olsun istedim. Mehmet Teoman & Vedat Sakman ve Leman Sam en güzel haliyle anlattı belki de, ama ben de bir anlatım eklemek istedim. Umarım beğenirsiniz.”

Читайте на 123ru.net