KERAMET-İ FARİKA

Alamet; belirti, farika; ayıran

Alameti farika olunca da ayırıcı vasıf -marka- demek

Keramet ise , aklın sınırlarını aşan , şaşkınlık veren doğaüstü olay

Demek ki Keramet-i Farika şaşkınlık veren belirti diyebiliriz.

Efendim… Bu ay akıl sınırlarını aşan olaylar yaşadık. Ve maalesef her gün yenileri eklenmekte. Çocuklar öldürülüyor, bebekler cinsel istismar görüyor, kadınlar artık normalmiş gibi şiddet görüp dünyadan koparılıyor.

Yaşar Kemal ne demiş; Bu ülkede kadın, çocuk, ağaç, hayvan olmayacaksın. Evelallah son yıllarda hepsini yaşadık. Hepsi nasibini fazlaca aldı.  İleriyi mi görüyordu bu insanlar ya da bizim sorunlarımız hep böyle miydi ne bileyim  ya da salaklık yaygın mıydı? Kalp kaç parça olabilir acaba neye üzüleceğini, kuyruğunu neyden saklayacağını bilemedi.

1990 lı yıllarda serüven başladı ve araç telefonu, çağrı cihazı minik cep telefonları ile bismillah dedik. Devlerin ekecekleri devreye girdi. Teknolojinin üst seviyelerdeki cihazları pazarladılar pazarladılar. Bir üst modeli bir üst modeli diye diye davul çaldılar. Birçok özelliğini bilmediğimiz- çok akıllı çok pahalı cihazları- borçlandık aldık. Gençlik sadece sosyal medyada fenomen olmaya, ünlü olmaya çalışarak virgül şeklinde gezmeye başladı. Cihazları ile özdeşleşmiş halde yattılar kalktılar. Pozitif kullanılabilecekleri mecra olabileceğini saptırdılar. Oyuncakları olmanın dışına çıkıp onlara bağımlı oldular. O cihazların beyin yıkaması, unutkanlık, insan olmaya veda ettiren hali dışında radyasyon yayıp fiziki sağlıklarının da etkilendiği hep göz ardı  ettiler. En basitinden kulak içinin ısındığını, el kaslarının zayıfladığını, radyasyonun derin zararını bile küçümsüyorlar …

Sonra devler kendi dallarına da  bir bıçak atmayı göze alarak yapay zekayı geliştirdiler. Çok gelişti çok! Hani dobermanların beyinleri büyüdükçe kafatasına  sığmayıp delirtirmiş ya. İşte o cinsten.

Deprem bekliyorken İsrail dünyaya gelebilecek büyük savaşın acımasız tarafı hatırlattı. Siber Saldırı!

(Bu, bilgisayar bilgi sistemlerini, bilgisayar ağlarını, altyapıları, kişisel bilgisayar cihazlarını veya akıllı telefonları hedef alan herhangi bir saldırı türü)

Aslında Yıldız Savaşları filmleriyle biz garibanlara- yazılım bilmeyen normal insanlar maalesef kurbanlar- teknoloji devriminin geleceğin yok edilişini işaret eden dönemin başlangıcıydı.

Geçtiğimiz hafta İsrail, gönderdiği sinyallerle Hizbullah'ın iletişim için kullandığı çağrı cihazlarını patlattı. İkisi çocuk olmak üzere 12 kişi öldü, 200'ü ağır olmak üzere yaklaşık 3 bin kişi yaralandı. Lübnan Sağlık Bakanlığı, tüm sağlık çalışanlarını işe çağırdı, vatandaşlara kan bağışı çağrısı yaptı.

Evet bugüne kadar cep telefonları patlaması üç beş haberdi. Kimi şarj dendi kimi pili fazla ısındı dendi. Ancak dünya İsrail’in iletişim cihazlarına yaptığı siber saldırıyla dondu kaldı. Tüm kanallarda sosyal erkan sinek gibi üşüştükleri Narin’in cansız bedenlerini bırakıp bunun için toplandı.

Hepimizin yorumu kendine. Benim ki;

Bu ay bir haber vardı; ‘Dünyada eğitimde bir numara sayılan Finlandiya dijitalden vazgeçip kağıda döndü’ Bu bir tesadüf müydü peki? 10 yıldır dersleri dizüstü bilgisayarlarda işleyen bu ülke neden geri adım atarken telefon yasağını da gündeme getirdi? Bizim aksimize çocuklarını güvene mi aldı?

Aklıma Atatürk’ümüzün okullarda okutulması gereken kitap olarak tavsiye ettiği ‘Beyaz Zambaklar Ülkesinde’ adlı kitap geldi. Okuyanlar bilir okumayanlar da acil okusun, Finlandiya başrolde.

Hadi biraz bahsedeyim;

Yazar Grigory Petrov'un çeşitli zamanlarda çıktığı Finlandiya gezilerindeki notlardan oluşan eser 1800'lerin son döneminde Finlandiya halkının içinde bulunduğu durumu, cehaletten kurtulmak için ülkedeki bir avuç Fin aydının verdiği olağanüstü mücadeleyi anlatır.

Eh bende bu hafta Keramet-i Farika böyle çıktı. Bakalım daha ne farikalar üreteceğiz yaşayıp göreceğiz…