World News in Turkish

AYM'den bir tepki çeken karar daha: Bebek katili Öcalan lehine slogana 'ifade özgürlüğü' kılıfı

7 Haziran 2014’te Diyarbakır’ın Lice ilçesinde gerçekleşen protestolarda "Çerxa Şoreşe" marşını söyleyip "Biji Serok Apo" ve "PKK halktır, halk burada" sloganlarını atan Merve Nur Tekin, Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi tarafından "terör örgütü propagandası" yaptığı gerekçesiyle hem hapis cezasına hem de para cezasına çarptırıldı.


Bu kararın Yargıtay’da onaylanmasının ardından Tekin, 11 Şubat 2022’de Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak, "düşünce ve ifade özgürlüğünün ihlal edildiği" iddiasıyla bireysel başvuruda bulundu.



İfade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmedildi


  1. Anayasa Mahkemesi kararında, bir marş yoluyla aktarılan düşüncelerin rahatsız edici ya da kışkırtıcı bulunmasının, kişinin ifade özgürlüğünü ortadan kaldırmayacağını belirtti. Mahkeme, Tekin’in cezalandırılmasının ifade özgürlüğüne aykırı olduğunu, bu tür öznel değerlendirmelerle insanların düşüncelerini açıklamalarının engellenmesinin temel haklara zarar verdiğini vurguladı. Mahkeme, Tekin'e verilen cezanın toplumun genel yararını gözeten bir gerekliliğe dayanmadığını ve Anayasa’nın 26. maddesi ile koruma altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetti.


Kararın kabul edilebilir olduğu oybirliğiyle, ifade özgürlüğünün ihlal edildiği ise oy çokluğuyla onaylandı. Üyeler Yıldız Seferinoğlu ve Ömer Çınar bu karara katılmadı.


Anayasa Mahkemesi Tekin’e 30 bin lira manevi tazminat ödenmesine ve ihlalin giderilmesi amacıyla davanın Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülmesine karar verdi.



AYM'nin tartışmalı kararları


Karar sosyal medyada tepkiyle karşılandı. Bu karar AYM'nin imza attığı ilk tepki çeken hüküm değil. Anayasa Mahkemesi daha önce de bir takım tepki çeken kararlara imza atmıştı.






Yargıtay ile kriz


Geçtiğimiz aylarda Anayasa Mahkemesi (AYM) ile Yargıtay arasında yargı sistemi içinde derin bir kriz patlak vermişti. Krizin sebebi ise Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Can Atalay’ın milletvekilliği düşürüldükten sonra tahliyesine ilişkin verilen AYM kararıydı. AYM, Atalay'ın tutukluluk halinin hak ihlali olduğunu belirterek tahliye edilmesi gerektiğine karar verdi. Ancak, Yargıtay 3. Ceza Dairesi bu karara uymayarak tahliye talebini reddetti.


25 Ekim 2023'te Anayasa Mahkemesi, Atalay'ın "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" ile "kişi hürriyeti ve güvenliği" haklarının ihlal edildiğine karar verdi. Ancak bu karar, Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından tanınmadı ve Atalay'ın milletvekilliği 30 Ocak 2024'te TBMM Genel Kurulu'nda okunan bir Yargıtay kararıyla düşürüldü​.


Yargıtay, AYM'nin bireysel başvuru konusundaki yetkilerinin sınırlandırılmasını savunarak, bu tür krizlerin önlenmesi için anayasal düzenlemelere gidilmesi gerektiğini belirtti. Özellikle, Yargıtay, AYM kararlarının yüksek yargı tarafından denetlenebileceği bir mekanizma oluşturulmasını önerdi​.


Yargıtay'ın Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması, krizin daha da derinleşmesine yol açmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu durumu Yargıtay'ın bağımsız bir yüksek mahkeme olarak haklarını savunması olarak değerlendirirken, Anayasa Mahkemesi'nin hatalı kararlar verdiğini söylemişti.


AYM'den Can Atalay hakkında skandal bir karar daha: Yargı krizinde ikinci perde

AYM'den skandal Can Atalay kararı: Fetullah Gülen ve Selahattin Demirtaş'a vekillik yolunu açtılar

Bakan Tunç'tan Can Atalay açıklaması: Yargı sürecini bekleyeceğiz

Читайте на 123ru.net