TÜRKİYE PISA’NIN NERESİNDE? (2) PISA OKUMA BECERİLERİNDEKİ DÜZEYİMİZ
Önceki yazımızda Türkiye’nin okuma becerilerindeki genel sıralamasını paylaşmıştık. Bu yazımızda ise daha somut bir gerçeğe dikkat çekmek istiyoruz.
Sınava katılan öğrencilerimiz acaba hangi başarı düzeylerinde yer almaktadır ve bu başarı düzeyleri ne anlama gelmektedir?
Bilindiği gibi PISA, öğrenci başarısını, diğer alanlarda olduğu gibi, okuma alanında da 6 düzeyde değerlendirmektedir.
Tabloda da görüldüğü gibi, sınavına katılan öğrencilerimizin büyük bölümü, ana dili için başarısız ya da yetersiz kabul edilen 1, 2, 3, düzeylerde yer almaktadır. Başarılı kabul edilen 4, 5, 6. düzeylerde ise ne yazık ki sınırlı sayıda öğrencimiz bulunmaktadır. MEB’in ulusal düzeyde uyguladığı ABİDE sonuçları da benzer durumdadır.
Sonuç olarak, ezber eğitimin sonucu olan bu tablonun insandaki yansımalarından birkaç örnek verelim:
· Kitap okuma alışkanlıkları yeterli değildir. Çünkü okuduklarını anlama becerileri düşük olduğu için okumayı sürdüremezler ve bu nedenle okuma alışkanlığı kazanmaları zorlaşır.
· Dinlediklerinin ayrıntısını çoğu kez bir dinlemede anlayamazlar. Dinlediklerinden çıkarım yapmakta zorlandıkları için aynı haberi tekrar dinleme ihtiyacı duyarlar.
· Bireyler, kendilerini yazılı ve sözlü olarak ifade ederken zorlanırlar. (Televizyonlara konuk olup meramını anlatamayan bilindik insanlar buna örnektir.)
· Toplum içi iletişim zayıftır ve insanlar kendi aralarında tartışırken, çoğu kez dillerini etkili olarak kullanmayı beceremedikleri için, yumruk ve tekmelerini kullanırlar.
· Hayatı yönetme başarıları düşüktür.
Sınava katılan öğrencilerimiz acaba hangi başarı düzeylerinde yer almaktadır ve bu başarı düzeyleri ne anlama gelmektedir?
Bilindiği gibi PISA, öğrenci başarısını, diğer alanlarda olduğu gibi, okuma alanında da 6 düzeyde değerlendirmektedir.
Tabloda da görüldüğü gibi, sınavına katılan öğrencilerimizin büyük bölümü, ana dili için başarısız ya da yetersiz kabul edilen 1, 2, 3, düzeylerde yer almaktadır. Başarılı kabul edilen 4, 5, 6. düzeylerde ise ne yazık ki sınırlı sayıda öğrencimiz bulunmaktadır. MEB’in ulusal düzeyde uyguladığı ABİDE sonuçları da benzer durumdadır.
Sonuç olarak, ezber eğitimin sonucu olan bu tablonun insandaki yansımalarından birkaç örnek verelim:
· Kitap okuma alışkanlıkları yeterli değildir. Çünkü okuduklarını anlama becerileri düşük olduğu için okumayı sürdüremezler ve bu nedenle okuma alışkanlığı kazanmaları zorlaşır.
· Dinlediklerinin ayrıntısını çoğu kez bir dinlemede anlayamazlar. Dinlediklerinden çıkarım yapmakta zorlandıkları için aynı haberi tekrar dinleme ihtiyacı duyarlar.
· Bireyler, kendilerini yazılı ve sözlü olarak ifade ederken zorlanırlar. (Televizyonlara konuk olup meramını anlatamayan bilindik insanlar buna örnektir.)
· Toplum içi iletişim zayıftır ve insanlar kendi aralarında tartışırken, çoğu kez dillerini etkili olarak kullanmayı beceremedikleri için, yumruk ve tekmelerini kullanırlar.
· Hayatı yönetme başarıları düşüktür.